Güneydoğu Anadolu Bölgesinin
en büyük, Türkiye’nin ise 6. büyük kenti olan Gaziantep, Anadolu’nun ilk
yerleşim alanlarından birisidir.Taş, Kalkolitik, Bakır, Hitit, Mitani, Asur,
Roma, Bizans, İslam, Türk-İslam dönemlerine ilişkin kalıntılara bölgenin her yerinde
rastlanılmaktadır.Yöre M.Ö. 1700 yıllarında Hititlerin hakimiyetine girmiş
olup, bugün şehrin 10 km.
kuzeyinde bulunan antik Dülük şehri ise Hititlerin önemli bir din
merkezidir.Halife Hz. Ömer zamanında İslamiyetin Arap yarımadası dışında
yayılması için sürdürülen mücadeler sonucu 636 yılında Yermük Savaşında Bizans
ordusunu mağlup eden İslam orduları, İyaz Bin Ganem komutasında Gaziantep
yöresini İslam topraklarına dahil etmiştir. Böylece yöre halkı 636 yılında
Müslümanlığı kabul etmiş ve Gaziantep’in ünlü Ömeriye Camii o dönemde fethin
sembolü olarak yapılmıştır.1071 Malazgirt Zaferinden sonra Süleyman Şah, 1084
yılında Antep ve yöresini kesin olarak fethederek burayı Selçuklu
İmparatorluğu’na bağlamıştır.20 Ağustos 1516 yılında Yavuz Sultan Selim Han
Antep’e gelerek üç gün burada konakladı. Memlüklülere karşı 1516 yılında elde
edilen Mercidabık Zaferi ile Antep Şehri ve yöresi Osmanlı İmparatorluğu’nun
yönetimine girmiş oldu.
1.Dünya Savaşı’ndan sonra İngilizler ve Fransızlar tarafından işgal edilen
Gaziantep ve yöresi, akıllara durgunluk veren savunması ve eşsiz kahramanlığı
ile bütün dünyada hayranlık uyandırmıştır. TBMM Antep’e bu başarısından dolayı
8 Şubat 1921 tarihinde “GAZİ” lik ünvanı vermiştir.
Tarih içerisinde Ayıntap, Antep, Kala-i Füsus
ve Hantap gibi isimlerle anılan Gaziantep, adını tarihin derinliklerinden,
sıfatını ise Milli Mücadeledeki kahramanlıklarla dolu müdafaasından almıştır.
Gaziantep, Kurtuluş Savaşı hatıraları,
zengin tarihi ve kültürel çevresi, otoyolu, uluslararası havaalanı, tren garı,
leziz yemekleri, eşsiz el sanatları, camileri, kaleleri, hanları, kastelleri,
hamamları, türbeleri, kiliseleri, yaylaları, gezi ve piknik yerleri, sanayi ve
ticareti ile bölgede öncü olan önemli bir ildir.